Anal Fistül
Rahatsızlığınızı Ertelemeyin!
Anal fistül, anüs çevresinde bulunan cilt ile kalın bağırsağın son kısmı (rektum) arasında oluşan küçük bir tüneldir. Genellikle daha önce meydana gelen bir perianal apse (makat çevresi apsesi) sonrasında gelişir. Apse boşaldıktan sonra bu bölgede iyileşmeyen bir kanal oluşabilir ve bu kanal dışkı veya iltihap gibi akıntılara neden olabilir. İşte bu kalıcı kanal yapısına “anal fistül” adı verilir.
Halk arasında sıkça utanılan ya da ertelenen bir sağlık sorunu olsa da, anal fistül tedavi edilmediğinde kronikleşebilir ve yaşam kalitesini ciddi şekilde düşürebilir. Uzun süren makat akıntısı, kaşıntı, kötü koku ve zaman zaman ağrı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.
Anal fistül, kendi kendine iyileşmeyen bir yapıdır. Bu nedenle doğru teşhis ve zamanında tedavi oldukça önemlidir. Erken müdahale, hem tedavinin başarısını artırır hem de hastanın konforunu kısa sürede geri kazanmasını sağlar.
Anal fistül, ilk bakışta basit bir cilt sorunu gibi görünse de, zamanla artan ve tekrarlayan belirtilerle kendini gösterir. Bu belirtiler kişiden kişiye farklılık gösterebilir; ancak en sık karşılaşılan işaretler aşağıdaki gibidir:
Fistülün en belirgin belirtisi, makat çevresinden gelen iltihaplı veya kanlı akıntıdır. Bu akıntı genellikle iç çamaşırının kirlenmesine ve kötü kokuya neden olur.
Sürekli nemli kalan makat bölgesi, zamanla tahriş olur. Bu da şiddetli kaşıntı, yanma hissi ve ciltte kızarıklık gibi sorunlara yol açabilir.
Özellikle otururken ya da dışkılama sırasında hissedilen ağrı veya batma hissi, fistülün yerleşim yerine bağlı olarak değişebilir. Akıntı azaldığında bu ağrılar genellikle artar.
Anal fistül, çoğu zaman daha önce oluşmuş bir apsenin sonucu olduğu için, bazı hastalarda tekrarlayan apseler meydana gelir. Bu apseler şişlik, ateş ve zonklayıcı ağrıya neden olabilir.
Bazı hastalarda dışarıdan fark edilebilen, anüs çevresinde küçük bir açıklık ya da delik bulunabilir. Bu, fistülün dışa açıldığı yerdir ve genellikle akıntının geldiği noktadır.
Anal fistül, ilaçla ya da kendiliğinden iyileşmeyen bir hastalıktır. Bu nedenle, kalıcı çözüm için cerrahi tedavi genellikle kaçınılmazdır. Fistülün tipi, yeri ve derinliğine göre farklı ameliyat teknikleri tercih edilebilir. Amaç, fistül yolunu tamamen ortadan kaldırmak ve makat kaslarına zarar vermeden hastalığı tedavi etmektir.
Sürekli ya da tekrarlayan akıntı varsa
Fistül uzun süreli rahatsızlık veriyorsa
Daha önce apseler geçirilmişse
Fistül ağızları kapanıp yeniden iltihaplanıyorsa
Bu gibi durumlarda cerrahi müdahale kaçınılmaz hale gelir.
Anal fistül tedavisinde kullanılan başlıca cerrahi yöntemler şunlardır:
Fistülotomi: Fistül yolunun kesilerek açık hale getirilip iyileşmeye bırakılmasıdır. En sık uygulanan yöntemdir. Basit fistüllerde tercih edilir.
Seton Tekniği: Makat kaslarına yakın veya kasların içinden geçen fistüllerde kullanılır. Lastik veya ip benzeri materyal fistül yoluna yerleştirilerek zamanla iyileşmesi sağlanır.
LIFT Yöntemi (Ligation of Intersphincteric Fistula Tract): Fistül yolunun kaslara zarar vermeden bağlanıp çıkarılması esasına dayanır. Kas kontrolünü korumak için idealdir.
Flap (Yama) Tekniği: Özellikle tekrarlayan ya da karmaşık fistüllerde kullanılır. Fistül ağızları kapatılarak bölgeye sağlam doku yaması uygulanır.
Ameliyat süresi, seçilen yönteme ve fistülün karmaşıklığına göre değişmekle birlikte genellikle 30-60 dakika arasında sürer. Hastaların çoğu aynı gün ya da bir gün sonra taburcu edilir.
Genellikle lokal veya genel anestezi ile yapılır.
İlk birkaç gün ağrı, hafif kanama ve akıntı olabilir.
Düzenli pansuman ve hijyen çok önemlidir.
Tam iyileşme süreci genellikle 2-4 hafta arasındadır.
Nüks (tekrarlama) riski düşük olsa da tamamen ortadan kalkmaz, bu nedenle kontrollü bir takip süreci önemlidir.
Anal fistül, genellikle kendiliğinden iyileşmeyen bir sağlık problemidir. Makat çevresinde oluşan bu iltihaplı tünel yapısı, bir kere oluştuktan sonra çoğu zaman kalıcı hale gelir ve zamanla daha fazla rahatsızlık yaratabilir. Bazı hastalar akıntı azaldığında ya da ağrı geçici olarak hafiflediğinde fistülün iyileştiğini düşünebilir, ancak bu genellikle geçicidir ve altta yatan problem devam eder.
Anal fistül tedavi edilmeden bırakıldığında zaman içinde genişleyebilir, yeni yollar oluşturabilir ve çevre dokularda daha fazla hasara yol açabilir. Ayrıca sık sık tekrarlayan enfeksiyonlara, apselere ya da ciltte tahrişe neden olabilir. Bu nedenle fistül şikayetleri hafif olsa bile uzman bir genel cerrah tarafından değerlendirilmesi önemlidir.
Eğer makat bölgesinde akıntı, kaşıntı, kötü koku, zaman zaman oluşan şişlik veya ağrı gibi belirtileriniz varsa, bunlar anal fistülün işaretleri olabilir. Kendi kendine geçmesini beklemek yerine erken tanı ve uygun tedavi ile daha hızlı ve kalıcı bir iyileşme sağlanabilir.
📱 Bizi Takip Edin
Güncel bilgilere ulaşmak, hasta bilgilendirme videolarımızı izlemek ve ameliyat süreçlerine dair içeriklerimizi takip etmek için sosyal medya hesaplarımızı ziyaret edebilirsiniz:
🔗 Instagram: Prof. Dr. Mustafa Uygar Kalaycı
📺 YouTube: YouTube Kanalımız
Anal abse anal bölgedeki anal bezlerin enfeksiyonudur. Bunlar bulundukları yerdeki dokuları katederek çeşitli bölgelere uzanabilirler. Bu dokuların içerisinde kalarak ağrı ateş, halsizlik ,terleme gibi bir çok şikayet meydana getirebilirler.
Tedavileri tesbit edildikleri zaman dışarıya boşaltmaktır.
Perianal fistüller anal abselerden oluşurlar oldukları yerden cilde açılırlar .Çok şiddetli ağrı ateş hareket kısıtlılığı ,kaşıntı, uç verdiği bölgeden akötü kokulu akıntı, oturma güçlüğü, halsizlik meydana getirirler.
Peri anal fistül cilt altında başlıca sıklık derecesine göre 4 tipe ayrılırlar.Tüm tedavi şekillerini bu lokasyon ayırır.
Travma, verem hastalığı, Chron hastalığı, kanser, radyasyon, çeşitli enfeksiyonlara bağlıda gelişebilir. Klasik bir perianal fistülün bu durumda tipi ve nedeni belirlenmelidir, çok farklı tedavi yöntemleri uygulanabilir.
Endoskopik değerlendirme, mutlaka rektumun ve çevre dokuların değerlendirilmesi için şarttır.
Perianal fistüller tipine uygun olarak tedavi edilmelidirler.
Anal fistül tedavisi cerrahidir. Şayet cilt altında ise, dıştaki makat kaslarını kat etmeyen durumda ise fistül bölgesi açılarak veya çıkarılarak içağıza ulaşılabilir.Bu durumda cerrahisi daha tedavi edicidir.
Kasları katederek ilerleyen tiplerin ameliyat ile farklı yöntemler uygulanması gerekir.
En çok o bölgeye uygulanabilecek küpe tarzında bir uygulama ile dışarı akışı ve kademeli iyileşmesi sağlanabilecek şekilde tedavisi sağlanabilir.
Anal fistül tedavisinde LİFT ( İntersfinkterik fistül traktı ligasyonu) Bu yöntemde fistül yolu kaslar arasından bulunur, her iki tarafı bağlanarak kesilir. Cilde açılan kısmı kürete edilir. Başarı oranları %50-90 arası değişmektedir.
Anal fistül tedavisinde Anal fistül plug bir diğer yöntemdir. Domuz ince barsak mukozasından yapılmış bir materyal fistül yolu içine konulurak fistül yolu kapatılır. Bu yöntemde de başarı oranları %25-80 arası değişmektedir. Uzun dönem sonuçları yetersizdir.
Anal fistül tedavisinde Fibrin glue yöntemi , bir çeşit doku yapıştırıcı ile fistül yolunun doldurularak kapatılır. Bunda da sonuçlar yüz güldürücü değildir. Başarı oranı %14-74 arası değişmektedir.
Bu yöntem lokal anestezi ile yapılabilir. Önce fistül yolunun ortaya konması gerekir.Bu yol içerisi temizlenir. Daha sonra diod lazer kullanılarak 1470 nm dalga boyunda lazer ışını sağlayan ince bir kateter ile fistül içersine girilir. Yakarak çıkılır.
Anal fistül tedavisinde istenmeyen sonuçlar -Komplikasyonlar nelerdir?
Anal fistül tedavisinde komplikasyonlar içinde en çok rahatsız edici olanı anal inkontinansdır.Bu nedenle tüm tedavi yöntemleri dikkatle uygunluğu gözden geçirilmelidir. Apse tekrarı. Fistül oluşumu en sık görülebilen diğer durumlardır